Monday, February 25, 2013

Bu memlekette namuslu olmak ne zor şeymiş meğer



Bu memlekette namuslu olmak ne zor şeymiş meğer
Bir gün Almanların pabucunu yalayan
Ertesi gün İngilizlere takla atan
Daha ertesi gün de Amerika'ya kavuk sallayan
Soysuzlar gibi olmak istemedik

Yalnız ve yalnız
Bir tek milletin önünde secdeye vardık
O da kendi cefakâr milletimiz
Meğer ne büyük günah işlemişiz

Niçin hep acı şeyler yazayım?
Dostlar, yufka yürekli dostlar
Bundan hoşlanmıyorlar.
Hep kötü, sakat şeyleri mi göreceksin? Diyorlar.
hep açlardan, çıplaklardan, dertlilerden mi bahsedeceksin?
Geceleri gazete satıp izmarit toplayan serseri çocuklardan; bir karış toprak,
Bir bakraç su için birbirlerini öldürenlerden;
Cezaevlerinde ruhları kemirile kemirile eriyip gidenlerden;
Doktor bulamayanlardan;
Hakkını alamayanlardan başka yazacak şeyler,
İyi güzel şeyler kalmadı mı?

Niçin yazılarındaki bütün insanların benzi soluk, yüreği kederli?
Bu memlekette yüzü gülen, bahtiyar insan yok mu?
Var mı?


Yalnızım müthiş suretle yalnız
Bu kadar kalabalığın içinde yalnızlık ne acı oluyor ya rabbim

Kanunlu, kanunsuz baskılar altında ezile ezile pestile döndük
Bugünün itibarlı kişileri gibi kese doldurmadık
Makam peşinde koşmadık
Sağdan soldan vurup milleti kasıp kavurmak emellerine kapılmadık
Çalmadan çırpmadan
Bize ekmeğimizi verenleri aç
Bizi giydirenleri donsuz bırakmadan
Yaşamak istedik

Bütün bunları istemek bu kadar güç
Ve bu kadar tehlikeli mi olmalıydı?

Sebahattin Ali