Yıldırım Türker
Kahkaha Devrimi
Gülmenin korkuya, baskıya, otoriteye karşı en etkili silah olduğunu; dünyayı tanıma ve anlama yolunda atılacak ilk dev adım olduğunu hissetmek için içinde bulunduğunuz kültürün ilkel muktedirlerine bakmak yeterli. Recep Tayyip Erdoğan’ın mizah duygusu üstüne kaç cümle kurabilirsiniz? Yok yok, beyefendinin mizahla yegane ilişkisi nesne olaraktır. Daha çocukken bize gülmeyi yasaklayan, zekanın en önemli çıkışını tıkayarak beslenmemizi kısıtlayan Otorite, insan olmanın hazzına düşman. Mizahın ne büyük bir tehlike olduğunu bilir, başa çıkabildiği dille de mücadele eder. Mizahın özgürlükle olan ilişkisini kanımca en güzel dile getiren Mikhail Bakhtin’dir: “Gülmenin olağanüstü bir gücü vardır. Nesneyi yakına getirir, onu parmağın bildik bir hareketle her yanına dokunabileceği somut temas bölgesine çeker, baş aşağı döndürür, içini dışına çıkarır, ona yukarıdan ve aşağıdan bakar, dış kabuğunu kırar, merkezine bakar, ondan kuşkulanır, onu böler, parçalarına ayırır, soyup sergiler, özgürce inceler ve onunla deneyler yapar. Gülme bir nesne karşısındaki, bir dünya karşısındaki korkuyu ve acıma duygusunu ortadan kaldırır, onu tanınan bir nesneye dönüştürür, böylece özgürce araştırılması için zemin hazırlamış olur. Gülme, korkusuzluk gibi bir önkoşulun gerçekleştirilmesinde yaşamsal bir etmendir; bu önkoşul olmaksızın dünyaya gerçekçi olarak yaklaşmak olanaksızdır. Gülme bir nesneyi kendine çekip bildik kılarak, onu gerek bilimsel, gerek sanatsal sorgulayıcı deneyin ve özgür deneysel düşgücünün korkusuz ellerine teslim eder.” Evet. Gülmek, düşgücünün korkusuz ellerinden tutar. Dünyayı zeka ve neşeyle yıkıp yeniden kurar. Otorite tarafından yalnız sorumluluk özürlüsü olarak görülen kadın ve çocuklara yakıştırılır. Çünkü bozguncudur. İşte bu yüzden çocukların karşısına geçip ‘gülmeyin’ diye tepinen öğretmen, bize hayat diye vaat edilen hücrenin ilk habercisidir. Gezi parkında başlayan ayaklanma, öncelikle bir Kahkaha Devrimidir.
Şehadete değil, kahkahaya inananların başlattığı bir devrimdir. Lidersiz, otoritesiz bir harekettir. Yegane borcu, MetÜst’e, Yiğit Özgür’e, Latif’e ve onlarca has kahkaha bağımlısınadır. Devlet’in ağzı açık kalakalmışlığı bu Kahkaha Devrimi’nin zafer nişanesidir.
2013 Haziran (Penguen dergisi için yazıldı)