Friday, March 18, 2016

Habile kabile kalmadı dünya

Ruhuna serpilen ölü tozları nasıl kalkar
hangi kelime seni sana geri verir
aslına nasıl döner sureti kalmışlığın
ne utandırır seni senden
umudum içime tekrar doğar mı
yeniden yeşerir mi zehirlenmiş tarlalar
kekik kokar mı vurduğun dağlar
önce ben ayağa kalkabilmeliyim
yüzyıllardır çektirdiğin acılara rağmen
ve çekebilmeliyim sendeki zehri
dikilerek karşına
yeterrrrrrrrrrr!!!!!!!!!!!!
diye bağırabilmeliyim suratına suratına
seni utandırabilmeliyim
ve kefaretini ödetebilmeliyim
ellerini kumrunun yumurtasına kuluçka etmelisin
bir doğuşa yalvarırcasına
birgün herkes gibi yaşam sana veda edecek
sana çaldıklarını vermeyecek
tek 
çıplak
yalınayak
cepsiz cepkensiz
ve sensiz 
..........

bir yol var sana dokunacağım
bir yumurta var sana vereceğim
anlayacaksın
entrikaların
savaşların
silahların
hükümranlığın
bir hiç olduğunu
varoluşunun sebebinin olmadığını
karıncadan
bok böceğinden
sivrisinekten daha değerli olmadığını
anlayacaksın
doğaya biad edeceksin
askerlerin
kalelerin
kılıçların hep sana dönmüş
kaçısın yok 
ana rahmine geri dönemeyeceksin
saklanamayacaksın
kaçamayacaksın
kendini yakalayacaksın
henüz bu gezegen soğumadan 
son çocuk ölmeden
kendine gel
otur 
düşün
taşın
kefaretini öde
evinin kapısı çalınmadan
bacası sönmeden
nedamet getir
söndür yüzyıllardır yakılan ateşi
kır silahları
zincirlerini kaldır toprakların
habile kabile kalmadı dünya
sultan süleymana da......

Saab

18 Mart 2016